Ödemeler dengesi görünümünde belirsizlikler sürüyor

Ödemeler dengesi görünümünde belirsizlikler sürüyor

Vakıf Katılım

Türkiye’de Mayıs ayında cari işlemler dengesi, 3,8 milyar USD açık verdi. Aylık bazda açıklanan cari açık rakamı piyasa beklentisine paralel gerçekleşmiş görünmektedir. Yıllıklandırılmış bazda cari denge tarafında ise 8,24 milyar USD ile cari açık pozisyonunu derinleştirmiş bulunuyoruz.

 

2020 yılında dünya ekonomilerinin Covid-19’dan dolayı yaşadığı eş zamanlı arz ve talep şokunun yansıması olarak ihracat ve ithalat tarafında meydana gelen daralma cari açık kompozisyonuna ilişkin belirsizlikleri de artırmaktadır. İhracat ve turizm gibi gelir kalemleri virüsün yarattığı etkilerden dolayı zayıf bir eğilim içinde ve bu şekilde de devam edecek görünüyor. Öte yandan, ara malı ve yatırım malı ithalatından dolayı ihracat üzerindeki dolaylı frenleyici etki devam etmektedir. Kısa vadede düşük faizli kredilerin etkisiyle iç talepte bir toparlanma desteklense de, bunun ithalat talebine kısa vadeli yansıması çerçevesinde cari açık artış eğiliminde olabilir.

 

Finansman tarafında doğrudan yatırım kaynaklı net girişler Mayıs ayında 118 milyon USD olarak gerçekleşirken, portföy tarafında 2,5 milyar USD net çıkış olduğu görülmektedir. Hisse senetlerinde net satış 1 milyar USD olurken, borçlanma araçlarında ise 986 milyon USD’lik net satış yapılmıştır. Resmi rezervler 2,7 milyar USD artmıştır. Net rezervler azalma eğiliminde olmakla beraber, swaplarla beraber brüt rezervlerin desteklendiğini görüyoruz. Ocak – Mayıs 2020 dönemi cari işlemler dengesi 16,7 milyar USD açık verirken, NHN 4,13 milyar USD net çıkışa işaret ettiği gözlenmektedir.

 

Kaynak: TCMB, Bloomberg

 

Cari dengenin yılın geri kalanın nasıl şekilleneceğini öngörmek zor. Ekonominin toparlanma senaryosu ile çok ilişkili bir cari açık kompozisyonu söz konusu olacaktır. Cari dengenin 2018 – 2019 dönemlerinde vermiş olduğu fazla, ekonominin o dönemde daralması ile alakalıydı. Azalan ithalat talebi bunda etken olmuştu. Şimdi hem ihracat baskılanıyor, hem de ilerleyen dönemde kredilerin getirdiği geçici talep artışı etkenini saymazsak (otomobil, elektronik, beyaz eşya vs.) gelirlerdeki düşüşle iç talebin azalması neticesinde ithalat yine azalma eğilimine girebilir. Bu durumda cari fazla verilirse, bu ekonominin yavaş performansı ve düşük talep etkisiyle olacaktır. Koronavirüse dair olarak ikinci dalga belirsizliğinin bu yönde tahmin yapmayı zorlaştırdığını eklemek gerekir. Ekonomide büyüme senaryoları şu an talep bileşeniyle daha fazla ilişkilendirilebilecek bir boyutta, bu nedenle büyüme ve cari açık beraber artış eğilimine girebilir. Virüs salgınının talep ve arzda aynı anda şoka neden olması bu yönde belirsizliğe sebep olmaktadır.  

Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı